Giriş Arkadaşlar, gelin birlikte gündelik dilimizde – belki farkında olmadan – kullandığımız ama kökeni, izleri ve derin anlamlarıyla aslında düşündürücü bir hâle dönüşebilecek bir kelimeye kulak verelim: goygoycu. Ne zaman bir sohbet esnasında biri “Sen iyisin bir goygoycusun” diye şakayla sataşsa, aslında sıradan bir laf değil; tarih içinden süzülerek gelmiş, toplumun katmanlarında değişmiş bir ifade. Bu yazıda sizlerle goygoycunun ne demek olduğuna, nerelerden geldiğine, bugün nasıl kullanıldığına ve gelecek zamanlarda nereye evrilebileceğine değineceğiz. Hadi, bir fincan kahve eşliğinde kelimenin izini süreyim sizle… — “Goygoycu” Ne Demek? Goygoycu; günlük argoda çoğunlukla şöyle bir anlam taşır: Boşu boşuna çok konuşan, laf kalabalığı…
6 YorumEtiket: bir
Islım Hangi Dil? Ekonomistler, kaynakların sınırlılığı ve bu sınırlı kaynaklarla nasıl en verimli şekilde seçim yapılacağı üzerine yoğun bir şekilde düşünürler. Ekonominin temeli, karar vericilerin (bireyler, firmalar veya devletler) kısıtlı kaynaklarla, sonsuz arzularını tatmin etme çabalarından çıkar. Bu kararların sonuçları, sadece bireyleri değil, aynı zamanda toplumu da doğrudan etkiler. “Islım hangi dil?” gibi bir soru, ilk bakışta dil veya kültürel bir konu gibi görünebilir, ancak ekonomik açıdan ele alındığında, toplumların kaynakları nasıl kullandıkları ve bu kaynaklarla toplumları nasıl daha verimli bir şekilde organize ettikleri üzerine derin düşünceler ortaya çıkabilir. Piyasa Dinamikleri ve Kaynakların Kullanımı Piyasa, kaynakların dağılımını sağlayan karmaşık bir…
4 YorumGülibrişim Ağacı Tohumu Nasıl Ekilir? Antropolojik Bir Bakışla Kültür ve Doğa Arasındaki Bağ Antropoloji, insanın doğa ile olan ilişkisini derinlemesine anlamaya çalışan bir bilim dalıdır. Bir antropolog olarak, kültürlerin çeşitliliğini, insanların doğaya nasıl şekil verdiğini ve bunun toplumsal yapılarla nasıl iç içe geçtiğini merak ederim. Her kültür, doğaya yaklaşırken kendine has ritüeller ve semboller yaratır. Bu yazıda, gülibrişim ağacı tohumunun nasıl ekildiği sorusuna antropolojik bir perspektiften yaklaşacak, bu basit eylemin aslında derin bir kültürel anlam taşıyan bir ritüel olduğunu keşfedeceğiz. Bu yazıyı okurken, farklı toplumların doğa ile kurduğu bağlantıları düşünmenizi ve kendi kültürel deneyimlerinizle bağlantı kurmanızı umuyorum. Gülibrişim Ağacının Kültürel…
8 YorumGündoğmuş Nereye Bağlıdır? Siyaset Biliminin Gözüyle Bir Mekânın Anlamı Güç, Mekân ve İktidarın Sessiz Haritası Bir siyaset bilimci için haritalar sadece coğrafi sınırları değil, iktidarın görünmez ağlarını da temsil eder. “Gündoğmuş nereye bağlıdır?” sorusu, ilk bakışta sıradan bir idari merak gibi görünebilir. Oysa bu soru, devletin mekân üzerindeki egemenlik biçimlerini, yurttaşlık tanımlarını ve ideolojik aidiyetleri anlamanın anahtarıdır. Gündoğmuş, idari olarak Antalya’ya bağlı bir ilçedir. Ancak bu bağlılık, yalnızca coğrafi bir ilişki değil, aynı zamanda politik bir bağımlılık ve yönetişim ilişkisidir. İktidarın Kurumsal Damarları: Antalya ile Gündoğmuş Arasındaki Hiyerarşi Her idari bağlılık, merkez–çevre ilişkisinin somut bir örneğidir. Gündoğmuş’un Antalya’ya bağlı olması,…
8 YorumToplumsal Aynada Bir Kavram: Eğitim Neyi İfade Ediyor? Bir araştırmacı için en derin sorular genellikle gündelik hayatın içindedir. “Eğitim” kelimesi de bu basit ama derin kavramlardan biridir. İnsan, doğduğu andan itibaren öğrenmeye başlar; ancak eğitim, yalnızca bilgi edinme süreci değildir. Eğitim, toplumsal yapının yeniden üretildiği, değerlerin aktarıldığı ve kimliğin biçimlendiği bir süreçtir. Bu nedenle eğitim, bireysel olduğu kadar kolektif bir olgudur — tıpkı toplumun kendisi gibi. Eğitim Bir Aktarım mıdır, Yoksa Bir İnşa Süreci mi? Sosyolojik açıdan bakıldığında eğitim, toplumsal normların, kültürel değerlerin ve davranış kalıplarının yeni kuşaklara aktarılma mekanizmasıdır. Ancak bu aktarım, pasif bir süreç değildir. Her birey, öğrendiklerini…
8 YorumKarabina Kaç Kilo Taşır? Gerçek Verilerle Güvenlik, Dayanıklılık ve İnsan Hikâyeleri Dağcılık mağazasına ilk adımımı attığımda elimdeki küçük metal halkaya uzun süre bakıp kalmıştım. “Bu kadar küçük bir şey beni nasıl hayatta tutabilir ki?” diye düşünmüştüm. O an bilmiyordum ama karabina sadece bir ekipman değil, bazen hayat ile ölüm arasındaki çizgiyi belirleyen en kritik parçalardan biriydi. İşte bugün, hem teknik verilerle hem de gerçek hayattan hikâyelerle bu küçük devin ne kadar yük taşıyabildiğini, nerelerde sınırlarını zorladığını birlikte keşfedeceğiz. — Karabinanın Temel İşlevi ve Gücü Karabina, dağcılıktan kampçılığa, endüstriyel çalışmalardan kurtarma operasyonlarına kadar pek çok alanda kullanılan, yaylı kapılı metal halkadır.…
4 YorumKanarya Evin İçinde Salınır mı? Cesur ve Eleştirel Bir Değerlendirme Benim görüşüm net: “Kanarya evin içinde salınır mı?” sorusunun cevabı, koşulsuz bir “evet” ya da “hayır” değildir; bilinçsizce salmak kesinlikle yanlıştır, bilinçli ve protokollü uçuş ise kuş refahı için gereklidir. Aksi, evcilik değil risk mühendisliğidir. Bu yazıda romantik “özgürlük” anlatılarının arkasındaki zayıf noktaları açığa çıkarıyor, tartışmalı alanları masaya yatırıyor ve uygulanabilir bir orta yol öneriyorum. Özgürlük mü, Gizli Tehlikeler Laboratuvarı mı? Eviniz, bir kanarya için uçsuz bucaksız bir gökyüzü değil; planlanmamış bir tehlike haritasıdır. Cam ve ayna çarpması en ölümcül risklerden biridir; şeffaf yüzeyleri göremez ve yüksek hızda çarpabilir. PTFE/Teflon…
4 YorumTavuğun Gurk Olup Olmadığı Nasıl Anlaşılır? — Öğrenmenin Dönüştürücü Gücüyle Bir Pedagojik Yaklaşım Bir Eğitimcinin Gözünden: Merakla Başlayan Öğrenme Bir eğitimci için öğrenme, yalnızca bilgi edinme süreci değildir; insanın dünyayla kurduğu anlamlı bir ilişkidir. Bir çocuğun “Tavuğun gurk olduğunu nasıl anlarız?” sorusu, doğaya dair basit bir meraktan çok daha fazlasını taşır. Bu soru, gözlem yapmanın, hipotez kurmanın ve sonuç çıkarma becerilerinin temelini oluşturur. Öğrenmenin dönüştürücü gücü de tam burada başlar: küçük bir gözlem, büyük bir kavrayışa dönüşür. Tavuğun davranışını anlamak, aslında doğayı okumanın, öğrenmeyi yaşamla bütünleştirmenin pedagojik bir örneğidir. Gurk Olmak Nedir? — Biyolojik Bir Başlangıç Öncelikle kavramı tanımlayalım: “Gurk…
8 YorumGüdümlü Silah: Aklın, Bilginin ve Ahlakın Çatıştığı Nokta Bir filozof, çağının teknolojik icatlarını yalnızca hayranlıkla izlemekle yetinmez; onları sorgular. Çünkü her icat, insanın kendine sorduğu kadim sorulara yeni yanıtlar getirir: “Ben kimim?”, “Ne yapmalıyım?”, “Ne biliyorum?”. Güdümlü silah kavramı da bu üç sorunun kesişim noktasında durur. Bu yazıda, etik, epistemoloji ve ontoloji perspektiflerinden “güdümlü silah”ın ne anlama geldiğini ve insanın varoluşuna dair ne söylediğini tartışacağız. Güdümlü Silah Ne Demek? – Tanımın Ötesine Bakmak TDK’ya göre “güdümlü silah”, yönü ve hedefi belirlenebilen, kendi kendini ya da dış bir sistem tarafından yönlendirilerek istenen noktaya ulaşabilen silah türüdür. Teknik açıdan bakıldığında bu, askeri…
4 YorumGurhane Ne Demek? Toplumsal Yapıların Gölgelerinde Bir Kavramın Sosyolojik İzleri Toplumun karmaşık yapısını, bireylerin davranışlarını ve kültürel anlamların nasıl şekillendiğini anlamaya çalışan bir araştırmacı olarak, her kelimenin bir sosyolojik hikâye taşıdığına inanırım. Gurhane kelimesi de bu hikâyelerden biridir; duyulduğunda yabancı gelse de, derininde toplumsal ilişkiler, güç dengeleri ve kültürel kodlar gizlidir. İnsan toplulukları, tarih boyunca her mekâna, her kavrama bir anlam yüklemiş; bu anlamlar zamanla kimliğin, aidiyetin ve cinsiyet rollerinin bir yansımasına dönüşmüştür. Peki gurhane ne demek? Sadece bir yer adı mı, yoksa toplumsal düzenin görünmeyen bir aynası mı? Gurhane’nin Anlamı ve Toplumsal Bağlamı Köken olarak gurhane, bazı yörelerde “toplanılan…
4 Yorum